Medeniyet Yunanistan'dan değil, Anadolu'dan dünyaya yayıldı

Atatürk Üniversitesi (AÜ) ve liderliğini yaptığı Avrasya İpek Yolu Üniversiteler Birliği Konsorsiyumu, Eurasian Silk Road Universities Consortium (ESRUC), geniş çaplı bir sempozyumla yüz yılı aşkın arkeolojik geçmişi mercek altına alıyor. Erzurum'da başlayan Uluslararası Doğu Anadolu, Güney Kafkasya Kültürleri Sempozyumu'na 13 ülkeden 150 akademisyen katılıyor. Sempozyumun açılış bildirisini okuyan Prof. Dr. Fahri Işık medeniyetin doğduğu yer olarak Yunanistan'ın gösterilmesinin tarihi bir yanlış olduğunu ifade etti. Işık, medeniyetin Anadolu'dan dünyaya yayıldığını arkeolojik buluntular eşliğinde sundu.

Kafkas Dağları'nın Güneyi ve Güneydoğu Toroslar'ın kuzeyinde kalan dağlık ve yüksek toprakların Yakın Doğu'nun en önemli kültür bölgelerinden biri olduğuna dikkat çekilmek istenen sempozyumda Fırat'tan Hazar'a, Kafkasya'dan Mezopotamya'ya uzanan geniş topraklarda insanoğlunun binlerce yıllık kültürel gelişimine yönelik arkeolojik araştırmalar ele alınıyor. 13 Ekim'e kadar sürecek sempozyum kapsamında sadece bölge arkeolojisi değil onunla iç içe geçmiş geniş coğrafyanın Eski Çağ Tarihi, Sanat Tarihi ve Etnoarkeolojisi sunumlarla detaylı bir biçimde ele alınması hedefleniyor. Sempozyumun kronolojik açıdan içerdiği zaman dilimi ise bölge üzerinde insanlığın ilk izlerinin görülmeye başladığı Paleolitik Çağlardan Orta Çağ sonuna kadar olan süreç olarak tasarlanıyor.

Açılışta konuşan AÜ Rektörü Prof. Dr Hikmet Koçak, Doğu Anadolu-Güney Kafkasya Kültür Bölgesi'nin geçmişi ve iki kıta arasında oluşturduğu köprü göreviyle her zaman özel bir alan olduğuna dikkat çekti. Koçak, ?Bölge, geçtiği topraklardaki uygarlıklara hayat veren Fırat, Dicle, Aras, Çoruh ile Kura nehirlerinin buradan doğması ve İpek Yolu üzerinde yer alması nedeniyle çağlar boyunca ilgi odağı olmuştur. Üzerinde yaşayan farklı etnik grupların yüzyıllar boyu birlikte yaşamışlığının getirdiği zenginlikle de kültürel bir önem taşımaktadır.? şeklinde konuştu. Zengin bir kültürel birikimi bünyesinde bulundurması sebebiyle ilgili bilim dalları tarafından Doğu Anadolu ve Güney Kafkasya'nın vazgeçilemez bir çalışma sahası olduğunu belirten Koçak, ?Fırat'tan Hazar'a, Kafkasya'dan Mezopotamya'ya uzanan bu geniş topraklarda insanoğlunun binlerce yıllık kültürel gelişimine yönelik tarihi ve arkeolojik araştırmalar yüz yılı aşkın bir geçmişe sahiptir.? ifadelerini kullandı. Sempozyumun önemine de değinen Koçak, bu faaliyetle üniversiteler arasında bilimsel iletişimin sağlanacağını kaydetti.

Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yılmaz Özbek ise teknolojinin kültürün gelişmesine ve bilinmesine sağladığı katkıya dikkat çekti. Özbek, ayrıca teknolojinin kültür üzerinde oluşturduğu olumsuz etkiye değindi.

MEDENİYET YUNANİSTAN'DAN DEĞİL ANADOLU'DAN YAYILDI

Sempozyumun açılış bildirisini okuyan Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahri Işık, 'Işık Doğudan Yükselir' başlığıyla hazırladığı sunumunda medeniyetin Anadolu'da ortaya çıktığını ve burada geliştiğine yönelik bilgiler verdi. Işık, bilim adamları tarafından anlam verilmedik bir şekilde Batı'nın üstünlüğünün savunulduğunu anlattı. Işık, ?Arkeologlar gerçeği saklayarak ve çarpıtarak nereye varmak istiyor, henüz anlam vermiş değilim.? ifadesini kullandı. Işık, 'Batı Uygarlığı'nın temelinde Yunan uygarlığı ve kültürü var. Dolayısıyla Batı her şeyini Yunanistan'a borçludur' tezinin gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Işık, yapılan yeni kazı ve araştırmalara dayanarak, Batı Anadolu'da ortaya çıkan, ancak adına Yunan denen uygarlığın aslında Anadolu'nun tarih öncesi zamanlarından zenginleşerek gelen alaşımın ürünü olduğunu ifade etti.

Arkeolojik bulgulara dayanarak, Yunanistan'dan yapılan Ege Göçleri'nin bir kültür göçü olmadığını belgeleyen Işık, aksine M.Ö. 1200-500 arası süreçte mimari ve heykel sanatıyla ilişkili, tanrılar dünyasıyla ilişkili çok şeyin Anadolu'dan Yunanistan'a gittiğini anlattı. Işık Batı taklitçiliğiyle hiçbir yere varılamayacağını sözlerine ekledi.

Türkçe ve İngilizce sunumların yapıldığı sempozyumda sunum anında simültane çeviri hizmeti verildi.